Blog Yazarlığı Devri Kapanıyor mu ?
Blog yazmak çoğumuzun işi,hobisi vazgeçemediğimiz uğraşlardan bir tanesi. Yıllardır insanlar blog açıyor, blog yazıyor ve yayınlıyor. Günümüz dünyasında popüler olmaya başlayan vine,youtube kanalları acaba ileri de blogların pabuçunu dama atabilir mi ? Bunu konuşalım.
Neden Blog Değil de Vlog?
Şu bir gerçek ki vine ve youtube kanallarının önlenemez bir yükselişi var. Bu içerikler hem kolayca ve kısa sürede tüketilebiliyor. Ayrıca vlogger'lar içeriklerinden binlerce dolar para kazanabiliyorlar. Youtube kanallarında ürün tanıtımı yapan gamer ve vloggerlar iyi bir gelir elde edebiliyorlar.
Diğer cezbedici nokta vine ve youtube kanalları sosyal medya hesaplarıyla daha iç içe. Özellikle son yıllarda yükselişte olan ve yükselişini sürdüren instagram ve twitter gibi sosyal medya mecralarında vloggerlar anında binlerce insanla etkileşime geçebiliyorlar ve içeriklerini ulaştırabiliyorlar.
Blog yazmak sabır,teknik,azim isteyen bir iş. Ancak vloglarda öyle bir dert yok. Anında 6 saniyelik bir vine çekip takipçilerinizle paylaşabiliyorsunuz ve anında sonuç alabiliyorsunuz.
Ülkemizde okuma alışkanlığı fazla yok bu bir gerçek. İlk yazınızı okuyan çoğu ziyaretçi ikinci yazınızı okumayıp es geçiyor. Bu da bir gerçek. İnsanlar uzun ve sıkıcı blog yazıları yerine kolay tüketilebilen ve zamanınızı almayan vlogları izlemeyi tercih edeceklerdir doğal olarak.
Başka bir konu youtube kanalı sahibi ve vine üreten insanlar sosyal medya ve yazılı medya da daha çok yer buluyorlar. Çoğu televizyon programında kendilerini görebiliyoruz. Blog yazarak popüler olmak gerçekten zor bir iş. Yıllar istiyor. Tecrübe,emek istiyor. Ama vloglarda iş değişiyor. "15 dakikada ünlü olabiliyorsunuz"
Sonuç Olarak!
Bloglar gün geçtikçe kan kaybediyor. Tamamen tükenmez belki bloglar ama eskisi kadar internet dünyasında yer bulamaz kendisine diye düşünüyorum. İnsanların blog anlayışı değişiyor!. Artık sizin blogunuza özenle,uzunca,detayıyla yazdığınız film tavsiyeleri içerikli yazılarınız yerine, "Hayatınızı değiştirecek 10 film" başlıklı madde madde listelenmiş,kısa açıklama ve bolca görsel kullanılmış yazıları okuyorlar. Çünkü kolayca ,kısa sürede tüketilebilir içerik insanlara daha çok cazip geliyor.
İnsanlar değişim istiyor. Vloglar,youtube kanalları, vinelar, son yıllarda açılmış onedio tarzı siteler insanların değişim ihtiyacını çoktan duymuş gibiler. Bu tip yeni gelişmeler, büyümesini sürdürecekler ve belkide çoğu blog yazarı bir vlogger olarak internet dünyasındaki hayatına böyle devam edecek, kim bilir ?
Yazar Hakkında: Mahir Haydar, 19 yaşında,5 yıldır blog yazıyor. Blogum: bildiginiyazar.blogspot.com
Sayfalarım: Facebook
Doğru bir tespit... 22 Aralık tarihli Blog Hocam yazımda da benzer yorumlarda bulunmuştum (tüketim çağı, uzun yazıların okunmaması, vb). Ancak yine de kaliteli içeriğin her zaman daha uzun hayatta kalacağını düşünüyorum. Bahsettiğiniz mecralar (youtube, vine, vb) hızlı üretilen ve hızlı tüketilen içerikler olduğu için popülerliği ve geçerliliği de kısa süreli olacaktır. Emek ve zaman harcanarak yazılan kaliteli bir blog içeriği ise hızla popülerleşmese de daha uzun ömürlü bir içerik olarak daha sağlam bir ömre sahip olacaktır diye düşünüyorum.
YanıtlaSilYazılı her konuda da böyle değil mi? eGazete, eDergi, eKitap, gittikçe yaygınlaşıyor, tüketim kolaylaşıyor.. Ama hala basılı gazete, dergi ve kitaplar var... ilgi azalsa da daha uzun süre var olacaklar...
Haklı olduğunuz konular ve gerçekçi tespitler var. Ancak insanoğlunun doğasında var bu. Her dönemin popüler olduğu şeyler var. Önce web 2.0 ın temelleri olan Irc, msn ile başladı. Ardından bloglar ile devam etti. Forumlar, facebook, twitter, instagram resim paylaşma ile sosyal medya zirveye ulaştı. Şimdilerde vine, youtube, canlı video yayınları ile vlog kültürü popüler. İçinde en sağlam iletişim yolu tıpkı kitap okuma, makale okuma kültürüyle benzer olan blog kültürü. Zira karakter sınırlaması, hızlı tüketimi tetikledi ve kendimizi ifade edemediğimiz özlü sözler dünyasına dönüştü sosyal medya. Bu konuda detaylı bir yazı yazmıştım dilerseniz okuyabilirsiniz http://www.notdefteri.net/internet-ve-sosyal-medyayi-nasil-kullaniyoruz/
SilFark yaratacak bir yerden bakmıssiniz. Düşünmeye değer bir konu.
YanıtlaSilbu sadece okumayla ilgili bir durum ama zaten görsel bir iş ile uğraşan kimseyi yazıyla uğraşan kimse popülerlikte geçemez. maalesef bu da bizim acı sonunmuz. :D
YanıtlaSilMaalesef öyle :(
SilYoutube sadece blogları değil Televizyonları da geride bırakacak (benim düşüncem)
YanıtlaSilReklam verenler ve para kazanmak isteyenler için youtube internet dünyasında oldukça ideal bir ortam.
Ama şu da var ki; bazı insanlar sürekli video izlemek istemeyebilir, aradığı bilgiye yazılı olarak ulaşmak isteyebilir yada video izleme gibi imkanı olmayabilir, bu gibi durumlarda bloglar ve yazılı bilgi veren web siteleri tercih edilecektir.
Yazmak bir tutkudur.O yüzden ne olursa olsun bloglar kapanmaz.Ulke olarak okuma da problemimiz var bu bir gerçek. Ama popüler bloglarimiz nasıl popüler olmus diye bir soru geliyor insanin aklina o zamanda.Yani blogcular olarak endişe etmeyelim. Yazilarimizi okuyacak her zaman için kemik bir kitlemiz olacaktir.
YanıtlaSilBlog yazarlarinin cok az bir kismi populeriteyi onemsiyordur diye dusunuyorum. Burada onemli olan kaynagini gosterebildigimiz köklü bir veri aktarimi gerceklestirmek. Günlük seklinde kullananlar icin tahmininiz tutabilir çünkü vlog gunlukleri gorsel ve real geldigi icin tercih edilebilir. Ayrica 6 saniye ortaya bir felsefe koymak icin oldukca yetersiz kalacaktir. Her ikisininde yeri ayri. Vloggerlar ve bloggerlar birlikte hareket edebilirse daha yaratici urunler goruruz diye dusunuyorum.
YanıtlaSilÇok doğru bir tespit birde bunlara ek olarak çöp bloglarda eklenince blog yazarlığı bitiyor diyebilir.
YanıtlaSilBlog yazarlığı denince ilk aklıma gelen bloghocam oluyor gerisi benim gözümde çöp blog oluyor çünkü bloghocam artık populeriteyi yakalamış bir blog demek istediğim şey aslında zaten blog yazarlığı yok çünkü populeriteyi yakalamış blog dışında başkaların varlığı bir anlam ifade etmiyor
YanıtlaSilBen de dahil olmak üzere okuma alışkanlığımız gerçekten az. Bu gerçeklikle yazarak barınabilmek kolay olmasa da bana göre mümkün. Önemli olanın yazının akıcılığı bence. Bunu sağlarsak cezbediciliğimizi de koruruz. Bir çok yerde yazı/makalelerin uzun olması gerektiğini okudum. Bu bana göre yanlış. Daha kısa ve daha akıcı olmalı yazılarımız. Bir tepsi baklavadan bir dilim aldığımızda ikinci üçüncü dilimleri de almak isteriz. Ama daha sonra tıkanırız. Yazılarımızı yazarken de öyle akıcı ve yerinde uzunlukta bırakmalıyız ki tadı damağında kalsın okuyucuların. Ve o tadı tatmak için tekrar gelsin. Tabi bunlar benim görüşlerim...
YanıtlaSilÇok doğru bir tespit,. Blog yazmak maharet istiyor gerçekten ama vlogger olmak da herkesin harcı değil bence. Ben blog okumaktan çok keyif alıyorum aslında ama şu ara o kadar çok blog var ki, o etkileşimi kuramıyorum çoğuyla. Belki vloggerlar ister istemez samimiyette bir adım öne çıktıkları için, önümüzdeki günlerde daha çok seviliyor olacaklar.
YanıtlaSilSize katılmamakla birlikte sebebini şöyle açıklayayım her geçen gün sosyal medyanın yeri ve önemi artmakla facebook twıtter gibi sosyla medyaların rolunun azalarak insanların farklı sosyal ağlar ararken kendilerini bloglarda buluyorlar. Eger daha fazla ayrıntılı konuyu okumak istersen blog adresimde bununla ilgili bir blog yayınlamış bulunmaktayım
YanıtlaSilAman çok da umurumda. Sosyal ağlar çıktı diye yazarlar yazmayı, yayınevleri kitap basmayı bıraktı mı? Youtube çıktı diye müzisyenler müzikten el etek mi çekti?
YanıtlaSilHazıra alışmış bir nesil yetiştirildi. Yapacak o kadar gereksiz şeyleri var ki okumaya zaman ayırmıyorlar. Ama onlar okusun diye yazmıyor kimse.
Ben yazmayı seviyorum. Aklı başında okuyucu kitlem de var. Olmasa bile yazmaya devam ederdim.
Doyumsuz nesil yarın öbür gün vlogluğu da bitirir. Biz onlara ayak uydurmaya çalışırsak dansöz gibi döner dururuz.
Biz bildiğimizi okuruz. Onlar da bildiklerini yapsın.
Katılıyorum..!
SilBazı internet kullanıcılarının blog okumaktan vine veya youtube gibi mecralara kayması muhtemeldir. Lakin belirli bir sayıda blog okuru var ve onlar bu işin bilincinde. Kaliteli blog yazarları ve okurları işlerine devam ettiği sürece böle bir durum ile karşılaşılmaz. Belki biraz düşüş yaşar. Örnek vermem gerekirse; Güldür Güldür Show'un, Bu Tarz Benim'i taklit ederek oluşturduğu skecin yazılı hali internette yoktu. Bu konula ilgili bir yazı yazmıştım. Bir okur yazılı metni istedi. Ben de skecin yazılı metnini çıkardım ve paylaştım. Her ne kadar videoyu izleyen çok olsa da hala metine ihtiyaç duyan ve değer veren bir kesim var. Cem Baki Bey'in dediklerine de harfiyen katılıyorum.
YanıtlaSilYazı insanoğlunun medeniyetle tanışmasının ilk ve en büyük aracı olmuş. Bundan taa 5500 yıl önce yazmaya başlamışız. Bir günde, bir yılda gelmemişiz bu günlere. Yazının ardından milyonlarca icat yapılmış. Fakat yine yazmaya muhtaç olmuşuz. Yazmaya muhtaç olmak demek okumaya muhtaç olmak demek. Sadece okuma tutkusu bile blog yazmaya yeter de artar bile.
YanıtlaSilÇok güzel bir tespit ve farklı bir bakış açısıyla yorumlanmış bir yazı. Blog yazarlığını hobi olarak düşünürsek bu hobinin yerini hiç birşey alamaz bence. Evet okumak insanlara her zaman zor gelmiştir ama doğru olan her şeye okuyarak ulaşabileceğimiz gerçeğini göz önünde bulundurmakta fayda var. Görsel akılda çok fazla kalıcı olmaz diye düşünüyorum.
YanıtlaSilİşin kazanç yönüne gelince vine, youtube gibi alternatif kanallar çok ve kolay kazandırtan bir yöntem değil. Öyle ki youtube telif hakları konusunda çok hassas ve işin sıkı takipçisi. Hal böyle olunca da tamamen özgün bir içerik oluşturup telif hakkı şartlarına uymadığınız sürece kazanç sağlamak hayal oluyor.
Ben yazmanın ve okumanın yerini hiçbir tarihte hiç birşeyin alamayacağını düşünüyorum. Herkese selamlar.
Çözümü çok basit aslında bir youtube kanalı yada vine hesabınızı popüler yapıp blogunuzla ilişkilendirin.Çünkü insanlar popüler insanların yazılarını okumak isteyecektir , blogger devri bitiyor değilde blogger mantığı değişiyor diyebiliriz bence .
YanıtlaSilBence blog anlayışına yeni bir boyut getirmek lazım.
YanıtlaSilBLOGLAR ÖLMEZ! Edebiyat yıllar boyunca nasıl yok olmadıysa, bloglar da öyle olacaktır.
YanıtlaSilBloglar her zaman emeğine verene sadık kalacaktır.!
YanıtlaSilEtkili bir yazı olmuş, özellikle youtube kanallarının yükselişi paranette gibi internet girişimlerinin youtube gibi kanallara yüklenmesininde bir göstergesi
YanıtlaSilDoğru tespitler olabilir ,ama aynı zaman da kullan at mantığı ve olaya sadece para getirisi üzerinden de bakılınca bu kanallar da tembelliğin kolaycılığın bir penceresi oluyor diye düşünüyorum.
YanıtlaSilBlog yazmada ki amaç önemli bence aman bir blogum olsun diye açılıyorsa zaten ömrü de bellidir .
Bloglara o kadar çok emek veren var ki onlar her zaman yerini ve değerini koruyacaktır.
Tıpkı şu an bizleri bünyesinde buluşturan BLOG HOCAM gibi.
Herşey bir yana bloggerlar bir yana,bloggerlar herzaman bir adım öndedir.Biz bloggerlar olarak bir yazı için haftalarımızı günlerimizi veriyoruz.Vloggerlar ise ne yapıyor ? Kendilerini küçülterek 7 saniyelik uyduruk bir video atıp geçiyorlar..
YanıtlaSilinsanı ruhuna dokunan kişisel yazılar dururken,uyduruk saçma vloggerlara yönelen toplumun zihniyetinide sorgulamak lazım.
vlog nedirki...?oda blog gibimi.bununla bağlı hicbir fikrim lutfen yardimci oln
YanıtlaSilÖncelikle yazınız çok güzel olmuş. Size sonuna kadar katılıyorum. Bende www.excellprogram.blogspot.com adlı bir blog sitesi yönetiyorum. Ama siteme gelen ziyaretçiler yazıları okumak yerine daha çok videoları veya görselleri takip ediyor. Bu da sitemde uzun yazılar yerine görselleri bol olan yazılar veya kısa videoları daha çok eklememize sebep oluyor. Ülkemizde okuma özellikle blog okuma oranı çok zayıf. İnsanlar artık sadece blogların hatta haber sitelerinin görsellerine bakıp geçiyor. İlgisini çeken bir şey varsa okuyor yoksa blogun açılmasıyla kapanması bir oluyor. Yani anlayacağınız bundan sonra blog sahiplerinin işi daha zor.
YanıtlaSil@ahmedli bahram vlog bizim yazarak insanlara anlattığımız konuları görsel ve işitsel olarak anlatmaktır. Yani kısa videolar hazırlayıp bir video paylaşım sitesinde izleyicilerine sunmaktır.
YanıtlaSilEvet internet kullanıcıları vine, youtube benzeri sitelerde daha çok vakit harcıyorlar fakat yazının ya da blogların devrinin kapanması mümkün değil. Nasıl sinemanın, televizyonun ortaya çıkması kitapların, gazetelerin sonu olmadıysa internet içinde aynı şeyin geçerli olduğunu düşünüyorum.
YanıtlaSilŞu olabilir belki gazetelerin ya da basılı kitapların sayısı eskiye oranla azaldı zamanla daha da azalmaya devam ederse söylediğiniz devir kapanma durumu ancak bunların tamamen dijital ortamda sunulması şeklinde olabilir.
Zamanin sartlarinin güçlüğü bizleri daha iyi çalışmalara mecbur kılmali.. iyi yapilan bir şey çok olağanüstü bir durum yoksa insallah netice verir ..
YanıtlaSilBloglarımızda görselliği artırarak vlog popülaritesine yine ulaşabiliriz, unutmayalım ki birçok şey yine bizim elimizde
YanıtlaSilEvet bencede bloglarimizda görselliği artırmalıyız. Temamizi değiştirmeli ve hatta kelime sayımızı azaltmaliyiz.
YanıtlaSilİkisini birleştirsek! Yer aldığımız mecra dinamik. Dolayısıyla bu dinamizme ayak uydurmalız. Ben her zaman okutmaktan yanayım ancak dikkat çekecek yeniliklere de hayır demem.
YanıtlaSilGazetelerin basılı ve dijital hali hâlâ okunuyorsa blogların çok daha uzun bir süre okunmaya fevam edeceğini rahatlıkla söyleyebiliriz.
YanıtlaSilDikkate alınmaya değer düşünceleriniz olduğu müddetçe bir şekilde insanlara ulaşmaya devam edebilirsiniz. Eskiden kişisel fikirlerinizi yaymak için fazla seçeneğiniz yoktu. Blog açıyordunuz. Şimdi ise bir Facebook iletisi ya da bir twit ile anında bilmem kaç bin kişiye yollayabiliyorsunuz. O zaman öyle yapın. E-mail mektubu, kısa mesajlar da e-mail'i öldürdü. Ama hala millet aşk mesajları yollamaya devam ediyor...Platform değişse de düşünceler kendilerini ilettirecek bir yol bulurlar :) Blog okuyucuları azaldı evet. Ya ben az okuyucuyla blog formatında mutluyum deyin, ya da içeriğinizi başka formatlar ve başka yöntemler ile de desteklemeye başlayın. Bob Dylan boşuna dememiş the times, they are a changin' diye...
YanıtlaSilMesele ünlü olmak değil bence hocam. Ben bugün kullanmaya başladım blogu yeni yeni yazılar genellikle kendi yazdığım hikayelerim var onları paylaşcağaım ama benim için insanların bunu okuyp okummmaı değil. Bana insanların yazılarımı okuması değil benim yazmam haz veriyor :) Herşeye rağmen iyi ki blog vr bence ...
YanıtlaSilblog yazıları özellikle kişisel gelişimlerin edebiyatı olabilir.blog okurların sayısı oran olarak aslında hergün artıyor.Bu artış görsel artışların altında kaldığı için yok oluyor gibi gözüküyor.Aslında bizler sayımızı artırıyoruz:bunda sıkıntı yok.yazılanları okuyanlar azalsaydı ,bu teknolojide önce gazeteler tarih olurdu.örneğin,ben müslüman-ataist konulu yazılar yazıyorum.Benim yazılarımın okuyucusunun bitmesi için önce yazdığım konunun bitmesi gerekir diye düşünüyorum
YanıtlaSilçok iyi bir yazı tşk ederim...
YanıtlaSilYeni katıldım herkese slm
YanıtlaSilBirazda içerikle ilgili bir durum.
YanıtlaSilAcı ama gerçek. Google youtube'ta iş ortaklığı programını başlattığından beri bir çok kanal ortaya çıktı. Söylediğiniz gibi çoğunlukla hiç bir emek gerektirmeden hatta çoğu zaman bizim sitelerimizdeki bilgiler doğruca kopyalanarak yapılan videolar bizim bir ayda ulaştığımız kitlelere maalesef bir günde ulaştı. İnternetin yeni hali artık bu. Blogger değil artık Vlogger.
YanıtlaSil